KOKULU SİLGİ
Uzun zamandır çocukluğumla ilgili anılarımı hatırlayamamıştım. Aklımda ilk kalan, lunaparka gitmeyi çok severdim. Dönme dolaba, balerine, çarpışan arabaya binmeye bayılırdım. Jetonlu telefonlar vardı o zamanlar. Konuşmaya başlayınca jetonun bitmesini hiç istemezdik. Evimizde koltuk yoktu. Yer minderinde otururduk. Çok rahat olurdu. Taa yıllar sonra iki tane çekyat almıştık. Üzerine oturmaya kıyamazdık. Annem sabahları bize mercimek çorbası yapardı. O kadar nefis olurdu ki tadına doyulmazdı. Evde yufka ekmek yapardık. Fırından ekmeği haftada bir gün alabilirdik. Ekmeğin o mis gibi kokusunu içimize çekerek yerdik. Okula giderken kız kardeşimle ikimiz aynı ayakkabıyı giyerdik. Sabah ben giyerdim, öğleden sonra okuldan gelince de kardeşim giyerdi. Kışlık kazaklarımızı, hırkalarımızı annem örerdi. Komşular aralarında kazak modellerini değiş tokuş yaparlardı. Hafta sonları evimizin damını(çatısını), sokak kapısının önünü yıkardık. Evimiz sobalıydı, kışın odun ve kömür alındığında kardeşlerim ve ben çatıya taşırdık. Üzerlerini naylonla kapatırdık, yağmurda ıslanmasınlar diye. Küçükken reçeli çok severdim. Özellikle de kayısı reçelini. O zamanlar şeker pahalı olduğu için annem reçeli az yapardı, bitmesini istemezdik azar azar yerdik. Yaşadığım şehir çok soğuktu, kış akşamlarında insanın canı sıcak bir şeyler isterdi. Ben sıcak oralet içmeyi çok severdim. Bizim evimize renkli televizyon çok geç girdi. Televizyon aldığımızda ise annem üzerine dantel örtü örmüştü.
Ucu silgili kalemi, kokulu silgiyi özlememek mümkün mü ?. Okulda arkadaşlarım teneffüste gazoz ve simit yerlerdi. Ben ara sıra alabilirdim. Kitaplarımızı ve defterlerimizi itinayla ciltlerdik, temiz olsunlar diye. Okula yürüyerek giderdik ama hiçbir zaman geç kalmadık. Arkadaşlarımızla hep dayanışma içinde olurduk. Birbirimize her konuda yardım ederdik. Herkes birbirinin iyiliğini isterdi. Aşklarda, dostluklarda saf ve temizdi. Biz sokakta çok güzel oyunlar oynardık. Özgürdük, hürdük, mutluyduk.Tıpkı Heidi gibi...
Artık kavanozlarla reçel yapıyor, dostlarımla paylaşıyorum. Yaptığım keklerden komşularıma ikram ediyorum. Bizler şanslı fakirlerdendik. Bir gün hüzünlenir, bir gün sevinirdik. Bunlar bizim zenginliğimizdi. Her seçiş bir vazgeçiştir, ama biz hiçbir zaman seçmedik. Sarıp sarıp başa aldığımız kasetlerden, dinlediğimiz şarkılarla mutlu olduk. Hiçbir şeyimiz yok demedik. Hatırlayacağımız güzel anılarımız oldu, Tıpkı Kokulu Silgi gibi...
FULİN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Eğer yazıyı beğendiyseniz yorum yapmayı unutmayın :)